The Register web sitesinin bir okuyucusu, stajyer olarak çalıştığı büyük bir yarı iletken şirketinde düşüncesizce yaptığı bir şaka sonucu başına gelenleri bir bir anlattı. The Register’ın aktardığına göre Niall rumuzlu kullanıcı, şirkette yazılım geliştiren bir ekipte görev alıyordu ve sürekli entegrasyon görevleri için kullanılan birkaç nix sunucusu üzerinde çalışıyordu. Ayrıca ekipteki herkesin, hatta Niall’ın bile bu sunucularda süper kullanıcı hesabı vardı.
Niall, “Bir stajyer olarak, ihtiyacımız olmayan ve kimsenin istemediği şeylerle uğraşmak için çok zaman harcadım” diyor. Niall’ın bahsettiği bu gereksiz şeylerden biri de sunucuları kullanarak diğer ekip üyelerine saat tam 15:00’te çay molası zamanının geldiğini hatırlatan bir e-posta göndermek için kullanılan bir cron göreviydi.
Ancak Niall, otomatik e-postayı kurarken, kendisine ilginç gelen bir şey fark etti: Kullandığı e-posta istemcisi (mutt), kullanıcıların “Kimden” bölümünde istediği e-posta adresini kullanmasına izin veriyordu. Niall, alınan e-postaların Outlook’ta sanki gerçekten o e-posta adresinden gelmiş gibi, kurumsal profil fotoğrafı ile birlikte görüntülendiğini söylüyor.
Çoğu stajyer gibi Niall da gençti. Ve pek çok genç insan gibi o da bazı şeyleri her zaman çok iyi düşünemiyordu. Bu yüzden “Kimden” bölümüne devasa yarı iletken şirketinin CEO’sunun adını yazdı ve bir iş arkadaşına derhal geçerli olmak üzere kovulduğunu bildiren bir e-posta gönderdi.
Niall, bunun çok komik olduğunu düşündüğünü söylese de e-postayı alan kişi, gerçeği öğrenince öyle düşünmedi. Niall’a ne kadar aptal olduğun söyledi. Ancak Niall’ın şakanın kaynağının kendisi olduğunun anlaşılması ona aptal yaftası yapıştırılmasına neden olan tek şey değildi. Bu damgayı gerçekten hak etmişti, zira şaka mail’inin alıcısının da belirttiği gibi mesajı yanıtlamak, cevabın gerçek CEO’nun gelen kutusuna düşmesini sağlayacaktı. Neyse ki arkadaşı, bir cevap yazmadan önce durumu fark etmişti.
Niall, “Eğer böyle bir şey olsaydı, muhtemelen başım büyük belaya girerdi” diyor. Böyle bir şeyin gerçekleşmemesini ve teknoloji alanında kariyerine devam edebilmesini, kıdemli bir meslektaşının hoşgörüsüne borçlu olduğu rahatlıkla söylenebilir.
